“Uyku eğitimi”ni ilk duyduğumda ne fuzuli bir masraf diye düşünmüştüm. O zaman İz 6 aylıktı ve gündüzleri “düzensiz” bir uyku düzeni; geceleri ise iki saate bir emmek için uyanan bir düzeni vardı. Ve ben bu “düzen(sizlik)” ile övünüyordum. Ta ki gündüz kendime toplamda 1-2 saatten fazla zaman ayıramamanın ve geceleri iki saate bir uyanmanın yarattığı yorgunlukla başa çıkamayana kadar.

İz artık 8 aylık bir bebek olmuştu ve bu süreçte yaptığım kısa bir araştırma ile onun çok daha öncesinde çok daha sağlıklı bir düzene kavuşabileceğini fark etmiştim. Aynı zamanda alerjik bir bebek de olduğu için (çoklu gıda alerjisi vardı) uyku düzenini sağlamada tüm değişkenleri işe koşacak yeterlikte olmadığım için Uyku Meleği Seride Hanımla iletişime geçtim ve bize inanılmaz destek oldu. Yalnızca uyku eğitimi konusunda değil, alerji ve çocuk gelişimi konusunda da sahip olduğu bilgiler ona daha fazla güven duymamızı sağladı. İz artık kendi kendine ve “kesintisiz” uyuyabilen bir bebek. Bu süreçte anne baba olarak biz de birçok bilgi ve beceri edinmiş olduk. Öncelikle tutarlı ve sabırlı olmanın ne kadar zor ve aslında hayatı ne kadar kolaylaştıran bir beceri olduğunu fark ettik. Aldığımız bu eğitim yalnızca hayat kalitemizi arttırmadı birçok noktada farkındalık geliştirmemizi de sağladı. Şimdi düzensiz uyku nedeniyle yorgun, uykusuz, huzursuz bebekler gördüğümde onlara kayıtsız kalamıyorum. Çünkü bunun “bireysel bir farklılık, bir özellik, dahası değiştirilemez bir durum” olmadığını biliyorum. Daha sağlıklı, huzurlu ve mutlu bebeklere sahip olmak için, öğrenilebilen bir beceri olduğunu düşünüyorum. Kazançlarım için, desteğiniz, süreçte gösterdiğiniz özveri için çok teşekkür ediyorum. İyi ki ön yargımı sürdürmeyip, yollarımızın kesişmesine izin vermişim. 🙂