Tolga doğduğundan itibaren geceleri uzun uykuları olan bir bebekti. 1 ya da 2 iki kez uyanıyordu. Gündüz de kucağımda uyuyordu. Gece uykumu aldığım için ve alışkanlık yaptığını bildiğim sallama metodunu kullanmadan uyuttuğum için mutluydum ilk zamanlarda, ama emzirerek uyutmanın da alışkanlık yapabileceğini Seride Hanım’la tanışınca öğrendim.
Tolga dört aylık olduğunda gece uyanmaları başladı. Önceleri 2 sonra 3, 5, derken 6.ayının sonunda yarım saatte bir ağlayarak uyanan, emerek tekrar uykuya dalan bir bebek olmuştu. Gündüz uyku saatleri düzenliydi ama yarım saatte bir emzirerek gündüz uykularını tamamlıyorduk. “Çok güzel uyuyan oğluma ne oldu?” diye düşünürken etraftan klasik yorumlar gelmeye başladı: “Diş çıkarıyordur.”, “Gece annesini özlüyordur.” ve en sık olanı “Acıkıyordur, gece mama verirsen uyanmaz…”. Bunun gibi yorumlar o kadar çoktu ki…Tolga’nın dişi çıkmıyordu, hergün kontrol ediyordum. Kendimce bir bahane bulmam gerekiyordu; aylardır uyuyan çocuk niye uyanmaya başladı k?. Çok güvendiğimiz doktorumuz da ısrarla Tolga’nın asla aç kalmadığını ve gece beslenmesine gerek olmadığını söylüyordu. Bir yandan da ileride emzirmeyi bıraktığım da Tolga’yı nasıl uyutacağımı düşünmeye başlamıştım.
Yine uykusuz, sosyal hayatı sıfırlanmış, en önemlisi de yorgunluktan gündüz oğlumla kaliteli vakit geçirecek enerjim ve sabrım kalmadığı bir anda arkadaşımdan Uyku Meleği’ni öğrendim. Hemen iletişime geçtim ve günlerce defalarca bu sayfada yazan benimle aynı kaderi paylaşmış ve mutluluğa kavuşmuş ailelerin yazılarını okudum. Seride Hanım’la tanıştıktan sonra çok doğru bir karar verdiğime inandım. Enerjisi, bilgisi ve benim gibi sabırsız ve hemen demoralize olan birine verdiği güvenle metodu uygulamaya başladık. Ve inanamadım! Sonuç okadar hızlı kendini gösterdi ki daha eğitime başlayalı üç gün olmuştu ve Tolga kendi kendine ağlamadan uyuyordu. Uyku saati geldiğinde yatağına yatırmamız yeterliydi. Aylarca dişi çıkacak diye beklediğim oğlum 9 aylıkken eğitimin ilk haftasında ve sonraki 40gün boyunca 4 tane diş çıkardı. Bu süreçte kendi kendine ağlamadan uyumasına rağmen gece uyanmaları bir süre devam etti. Dişinin verdiği rahatsızlıkla gece 1 ya da 2 kez uyanıyordu. Bu sırada gündüz uykuları da düzenlenmişti hem kendi kendine uyuyor hem de saatleri düzenli ve süresi gün geçtikçe uzamıştı. Artık uykuya dalması için çaba sarfetmiyorduk. Bir yandan kendi kendine uyuduğu için inanılmaz mutluydum. Ancak, kesintisiz gece uykusuna henüz kavuşamadığımız için de moralim bozuluyordu. Seride Hanım sayesinde hep inancımı yüksek tuttum ve eğitime devam edecek sabrı ve gücü buldum. Zaman geçtikçe diş ağrıları azaldıkça Tolga kesintisiz uyumaya başladı. Hem bebeğimiz hem de biz uykumuzu almış, dinlenmiş ve huzurlu uyanmanın keyfini ve mutluluğunu yaşadık. Şimdi Tolga 19aylık. Anne sütünü bir ay önce kestik ve uyumayı bildiği için bu süreç de onu hiç etkilemedi.
Burdaki yazılanlar eğitimi düşünen anne babalar için bir umut oluyor biliyorum. Ben de burdaki yazılanlar sayesinde eğitime başlayacak gücü ve inancı buldum. Etrafımdakilerden duyduğum “Uyku eğitimi mi? Çocuğu ağlatarak uyutuyorlar” sözlerinin koskoca bir yalan olduğunu öğrendim. Bebeğimi yalnız bırakmadan, onu ağlamaya terketmeden, kendimi ve onu üzmeden eğitimi tamamladık. Bu yüzden bizim yaşadıklarımızı okuyan anne babalar, çocuğunuzun ve sizin gerçekten başarabileceği bir süreç olduğuna inanın. Kendinize ve çocuğunuza verebileceğiniz en güzel hediye düzenli uyku.
Seride Hanım’a bize bu mutluluğu yaşattığı için binlerce kez teşekkürler.
Halide & Yiğitcan Erkan